Motor planlama (praksis) nedir?

Motor planlama (praksis), öğrenme becerilerinin ilk adımı olmakla birlikte bir eylemi planlama ve gerçekleştirme becerisi olarak da tanımlanmaktadır. Motor planlama süreci anlamayı, planlamayı, sıraya koymayı ve aksiyonları hayata geçirmeyi içerir.

Motor planlama (praksis) nedir?
Motor planlama (praksis), öğrenme becerilerinin ilk adımı olmakla birlikte bir eylemi planlama ve gerçekleştirme becerisi olarak da tanımlanmaktadır. Motor planlama süreci anlamayı, planlamayı, sıraya koymayı ve aksiyonları hayata geçirmeyi içerir. İyi bir motor planlama için; çevreden ve vücuttan gelen duyusal uyaranları doğru şekilde işlemlemek ve uygun davranışsal tepkileri oluşturmak gerekir. Bu yüzden motor planlama beynin bütün alanlarının birlikte ve koordineli bir şekilde çalışmasıyla ortaya çıkan komplike bir süreçtir. MOTOR PLANLAMANIN GELİŞİMİ Motor Planlama, çocukların bir hareket veya eylemi gerçekleştirmek için düşünsel strateji kurma yetisidir; bunlar merdivenleri inmek, tişört giymek veya bir şekli kesmek gibi eylemlerdir. Çocuklar beyinlerinde programlanan hareket modellerini sıralı olarak geliştirir; yani emeklemekten yürümeye geçiş gibi gelişim basamakları bir sıraya göre ilerler. Bunun için de motor planlama gereklidir. Motor planlama, bir dizi kabiliyet içerir; bunlar arasında hareketi ve hareketteki hataları görsel olarak algılama, gerekli tepkiyi oluşturma ve kendini düzeltme hareketleri bulunur. Yaşamın ilk alt ayındaki birçok hareket otomatik olarak gerçekleşir. Bebek bundan sonra planlamasını gerektiren hareketler yapmaya başlar. Bileğini çevirerek elini döndürebilir; bu sayede nesneleri kontrol edebilir ve oyun oynayabilir. Her yeni oyun faaliyeti daha fazla motor planlama ve duyusal entegrasyon gerektirir. Bir bebek 8. Ayında, basit şeyleri bir araya koyup dağıtmaya yetecek ölçüde el hareketlerini planlayabilir. 12 aylık bir bebek, nesne seçebilir veya iki nesneyi birbirine vurabilir. Bu sayede, bir dizi hareketi düzgün sırada planlamayı ve gerçekleştirmeyi öğrenir. İkinci yılda, çocuk yürümeyi, konuşmayı ve daha karmaşık eylemleri planlamayı ve bunları daha etkin şekilde gerçekleştirmeyi öğrenir. İlk yılda gerçekleşen duyusal-motor entegrasyon, çocuğun öğrenmesine yardımcı olmaktadır. İkinci yıla kadar, kendisine dokunulduğunda dokunulan noktayı ayırt edebilir; dokunsal uyaranlar ile vücudunun sınırlarını fark eder. Vücudundan gelen uyaranları iyi işlemleyemeyen çocuklar vücut farkındalığında problem yaşayabilmekte ve vücut uzuvlarını konumlandırmakta zorluk yaşayabilirler. Bu da motor planlamayı olumsuz etkilemektedir. İkinci yılında çocuk, vücudunun ve çevresinin farkındalığını artırmak için çok sayıda hareket çeşidi geliştirir. Doğal olarak her şeyi keşfeder. Bu yaştaki çocuklar sallanmayı ve bir yerlere binmeyi, yerçekimini öğrenmeyi, vücudun farklı uzuvlarının nasıl çalıştığını, birbirleriyle nasıl bir etkileşimleri olduğunu, yapabilecekleri ve yapamayacakları şeyleri, neyin iyi neyin kötü bir his verdiğini bilmek isterler. Tüm bu duyusal-motor bilgiler, beyinde bir vücut şeması oluşturur. 3 ve 7 yaş arası dönem, etkin bir motor planlamanın gerçekleşmesi için duyu bütünlemenin önem taşıdığı kritik bir dönemidir. Çocuğun duyusal entegrasyonu, onu aktifleştirir ve vücuduyla birçok şey yapmayı öğrenir. Denge, el-göz koordinasyonu ve bir dizi hareketin planlanma beceri performansı artar. Tehlikeli şeyler dener ve böylece kendi duyusal-motor becerisinin sınırlarını öğrenir. 3-7 yaş arası dönemde, çocuk çatal bıçak, makas veya kalem kullanmayı öğrenir. Her bir görev, daha önceki faaliyetler esnasında beyinde depolanmış olan duyusal bilgilerin kullanımını gerektirir. Motor planlama; ayakkabı giyme, ekmeğe yağ sürme veya kum kazma gibi faaliyetler için gereklidir. Entelektüel, sosyal ve kişisel gelişim için gereken duyusal-motor zekayı çocuğa kazandırmak için, yedi yıllık duyusal-motor deneyimi gereklidir. Motor planlama, çocuğun alışkın olmadığı bir göreve uyum sağlayabilmesini ve bu görevi otomatik olarak yapabilmesini sağlayan duyusal süreçtir. Motor planlamanın en önemli gereklilikleri, doğru dokunma duyusuna sahip bir vücut algısı, görsel, işitsel, proprioseptif ve vestibüler bilgidir. Çocuk kendi bedeninin iyi bir vücut şemasına sahip değilse, farklı hareketleri yönetemez ve bunları öğrenmesi uzun zaman alır. Çocuk bu nedenle sakar veya dağınık olabilir ve kafa karışıklığı yaşayabilir. Beceri, çocuğun öğrenebilmek için motor planlama yaptığı bir şeydir. Ayakkabılarını bağlamayı öğrendiğinde, parmaklarına ve bağcıklara dikkat göstermek durumundadır. Bu dikkat motor planlamadır. Birkaç kez başarılı bir biçimde bağcığı motor planlayarak attıktan sonra bu bilgi beynine yerleşir ve bir beceri halini alır. Bir beceri öğrenildikten sonra, motor planlamaya ihtiyaç kalmaz. Beceriler beynin genel işleyişine entegre olur ve spontane bir biçimde ortaya çıkarlar. Motor planlama, beyin işleyişinin duyusal-motor ve bilişsel yönleri arasında bir köprü oluşturur. Çocuklardaki en yüksek ve en karmaşık işleyiş biçimidir. Ebeveynler çoğu zaman bir çocuğun oturma veya yürümeyi ne kadar çabuk öğrendiğine ama diğer yandan giyinme, boyama, yapboz yapma, kağıt katlama ve daha sonra okuma-yazma öğrenirken sorunlarla karşılaşmalarına şaşırır. Bunları yapmak için ne kadar çok motor planlama gerektiğini bilmezler. MOTOR PLANLAMANIN ADIMLARI Motor planlamanın içerdiği adımlar şunlardır; 1-Bir fikir oluşturmak, 2-Vücuttan ve çevreden gelen duyusal uyaranları doğru işlemleyip bu fikri başlatmak için uygun pozisyonu oluşturmak, 3-Gereken adımları uygun sıraya koymak, 4-Sıralanan adımları gerçekleştirmek için harekete geçmek, 5-Hareketleri uygun şekilde ayarlamak, 6-Hareketi sonlandırmak. Taklit; motor planlamanın erken şeklidir. Çocukların el hareketlerini ve yüz ifadelerini taklit etme becerisi onların gelişimlerindeki önemli bir kilometre taşıdır. Motor gelişim, iletişim ve ebeveynlerle bağ kurma açısında önemlidir. Hareket etme ve keşfetme; bebekler ve küçük çocuklar dünyalarını keşfederken duygu ve duyu bombardımanına maruz kalırlar. Vücutlarının yerçekimi, insanlar ve objelerle olan ilişkisini öğrenirler. Buradan bir vücut planı veya haritası geliştirirler. Gelecekte benzer kalıpların tekrarlanabilmesi için hareket hafızaları oluşturulur. Genelleştirme; farklı ortamlarda benzer hareketler sergilememizi sağlar. Yeni hareketleri oluşturmak veya hareketleri genişletmek için önceden var olan motor planlama deneyimleri kullanır. Tekrarlama; çocuk vücudunun nesneyle olan ilişkisini öğrenebilmek için tekrar gerekir. Geri bildirim; bir motor hareketi yaparken aldığımız bilgidir. Hareketlerimizi izlememize ve ihtiyacımız olan şekilde ayarlamamıza yarar. İyi bir motor planlama ile; daha çabuk öğreniliriz, bütün hareketleri bilinçli olarak düşünüp planlamamız gerekmez, bir sohbet esnasındayken bir aktiviteyle ilgilenebiliriz, zamandan ve enerjiden tasarruf etmemizi sağlar, benzer görevleri fazla düşünmeden yapmamızı sağlar ve becerilerimiz otomatikleşir. MOTOR PLANLAMA BOZUKLUĞU (DİSPRAKSİ) Genellikle dil sorunları, beceri performansının azlığı, algılama ve düşünme zorluğu ile birlikte gözlenebildiği gibi ayrı da olabilir. Dispraksisi olan çocukta, hareket ve koordinasyon eksikliği gözlemlenebilir. Zekâsı etkilenmeyebilir ama öğrenme güçlüğü yaşayabilir. Dispraksisi olan çocuk planlama yapmakta, grup oyunlarına katılmakta ve problemlere karşı çözüm üretmekte zorlanır. Bunu kompanse edebilmek için kendine farklı yollar bulabilir. Aile veya öğretmenleri bu kompanse edici hareketleri davranış problemi ya da asosyal olarak isimlendirebilir. Amerika’da yapılmış bir araştırmaya göre, 100 kişinin 10’unun dispraksia özelliği taşıdığını tespit edilmiştir. Belirgin dispraksisi olan çocukların 5 çocuktan 4’ünün erkek olduğu bulunmuştur. Bebeklik Döneminde Dispraksi; -Hafif düzeyde de olsa kaslarda gevşeklik veya sert kas yapısı, -Oturma, emekleme, yürüme gibi aktivitelerde gecikme, -Yüzüstü yatmayı reddetme ve emeklemeden yürüme, -Yemek yeme problemleri (katı yiyeceğe geçişte zorlanma), -Yeni becerileri kazanmakta zorluk, -Kaygı, huzursuzluk ve gerginlik, -Dil gelişimi ve konuşma ile ilgili becerilerde gecikmeler gibi belirtiler verebilir. Erken Çocukluk Döneminde Dipraksi; -Çatal kaşık kullanımında gecikme, -Düğme ilikleme, fermuar açma kapatma gibi becerilerde zorlanma, -Giyinme soyunma becerilerinde bağımsızlaşamama, -Dikkat zorluğu yaşama, -Oyun oynama, oyun kurma ya da grup oyunlarına katılmada zorlanma, -Merdiven inip- çıkmada zorlanma, -Yeni becerileri öğrenmede direnç gözlenebilir, -Dans, folklor gibi aktivitelerde hareketleri arkadaşlarıyla uyum içinde yapmakta zorluk. -Makas ile kesme ve kalem tutma gibi beceriler akranlarının gerisinde kalma, -Konuşma ile ilgili sorunları devam edebilir, -Katı gıdaya geçmede zorlanabilir veya çiğnemede zorlanabilir. Yine bu dönemde çocuk yapamadıklarının farkındadır, kendi potansiyeli doğrultusunda sosyal ortamda ve eğitim ortamında hareket etme ve aktiviteleri gerçekleştirmeye çalışacaktır. Yapamayacağını düşündüğü aktivitelerde ‘bu küçük çocukların oyunu ben bunu oynamam, ya da ben bu oyundan hoşlanmadım bunu böyle oynayalım’ kendine göre yönlendirmeler yapar. İlk verilen aktivitelerde önce başka çocukların yapmasını izler, öğrenmeye çalışır. Yapmak için grubun en sonuna kalmaya çalışır veya grup içinden uzaklaşmayı tercih eder. Bu dönem de okul ortamında yapılan dans gösterilerine, spor faaliyetlerine ya da drama etkinliklerinden uzak durmayı tercih eder. Okul Döneminde Dispraksi; -Dikkatle ilgili sorun yaşarlar, dağınıktır ve eşyalarını sürekli kaybedebilir, -Öğrendiklerini hafızaya almayla ilgili sorunları vardır, -Gün içinde yaptıkları aktiviteleri unutabilirler, -Motor becerilerde zorlanırlar, herhangi bir spor dalında başarılı olamayabilirler istekle başlayıp birkaç seans sonrası yarım bırakabilirler. Bisiklete binme, ip atlama gibi aktiviteleri gerçekleştirmekte zorlanırlar, -Kendilerine güvenmezler, sosyalleşmeyle ilgili sorun yaşarlar, -Duruş bozukluğu, çabuk yorulma, korkak davranışlar sergilerler, -El tercihinde kararsız kalırlar, -Yer-yön algısı zayıftır, -Satır arasına yazıyı yazmada zorlanırlar ve resim yaparken sayfayı tamamen kullanmazlar, -Okuma yazmada zorlanırlar. Özellikle kalem tutuşunda sıkıntı yaşar, -Sıra ile yapılması gereken aktiviteleri karıştırır ya da matematik işlemlerini yapmada sorun yaşarlar, -Planlamada ve organize olmada sorun yaşarlar, -Fobileri ve kaygıları çoktur, -Tehlikeleri algılamazlar, -Akademik konularda algılamada zorlanırlar. BUMİN, G., ŞAHİN, A., & AKYÜREK, G. (2018). Disleksili Çocuklarda Reaksiyon Hızı ile Motor Planlama Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. Ergoterapi ve Rehabilitasyon Dergisi, 7(1), 59-64.

Bu makale 30 Ekim 2023 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Ergoterapist Öykü Yıldırım Çıtak

Üsküdar Üniversitesi Ergoterapi bölümünü 2019 yılında tamamlamış bulunmaktadır. Lisans Eğitimi boyunca birçok farklı merkezde pediatri alanında ve fizik tedavi alanında stajlarını tamamladı. 2020- 2021 yılında Üsküdar Üniversitesi Tezli Ergoterapi Yüksek Lisans Eğitimine başlamış olup halen yüksek lisans eğitimime devam etmektedir.    Sertifikalar ve Kurslar Uluslararası Katılımlı 4. Pediatrik Rehabilitasyon Kongresi – Katılım belgesi (Ekim 2017) Uluslararası Müzik Terapi Sempozyumu – Teşekkür belgesi (Aralık 2017) Psikoloji Zirvesi – Katılım belgesi (Aralık 2017) Yeni Dünya ve İnsan – Katılım Belgesi (Aralık 2017) Bağımlılık ve Tedavi Yöntemleri – Sertifika belgesi (Aralık 2017) Geleceğe Pozitif Bakış – Sertifika Belgesi (Aralık 2017) Adli Psikoloji – Sertifika Belgesi (Aralık 2017) Kaygı ve Tedavi Yöntemleri – Sertifika belgesi (Aral ...

Etiketler
dispraksi
Ergoterapist Öykü Yıldırım Çıtak
Ergoterapist Öykü Yıldırım Çıtak
İzmir - Ergoterapi
Facebook Twitter Instagram Youtube